İslam ve Bilim Aynı Noktada: Karma Eğitim Başarıyı Düşürüyor

    Türkiye’de uzun yıllardır uygulanan karma eğitim modeli, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “Kızların okula gitmelerini sağlamak için gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz” çıkışıyla yeniden gündeme gelmişti. Bu açıklama, yalnızca bir öneri değil; aynı zamanda eğitim sisteminin geleceği adına önemli bir tartışmanın kapısını araladı.

   Eğitim uzmanları ve toplum bilimciler, farklı cinsiyetlerin aynı sınıf ortamında bulunmasının, bilimsel veriler ışığında gençlerin hem akademik başarılarını düşürdüğünü hem de psikolojik ve sosyal gelişimlerini olumsuz etkilediğini belirtiyor. Araştırmalar, tek cinsiyetli okullarda öğrencilerin daha özgüvenli, disiplinli ve derse odaklı olduğunu ortaya koyuyor.

   Bu nedenle tek cinsiyetli eğitim, sadece İslami değerlerin korunması açısından değil, aynı zamanda bilimsel temellere dayalı modern bir eğitim modeli olarak da öne çıkıyor.

İslami Perspektif: Mahremiyet ve Nesil Koruma

            İslam’ın temel prensiplerinden biri olan mahremiyet kavramı, kadın ve erkeğin sosyal hayatta sınırlarını korumasını emreder. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de “Mümin erkeklere söyle, gözlerini sakınsınlar... Mümin kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar.” (Nur Suresi, 30-31) ayetiyle kadın ve erkek ilişkilerinde genel manada bir ölçü konulmuştur.

            İslam alimleri, bu ölçülerin sosyal hayatın en önemli unsuru olan eğitim alanında da geçerli olduğunu, genç yaşta kız ve erkeklerin aynı ortamda bulunmasının mahremiyet ihlali doğurduğunu, bunun da ahlaki yozlaşmaya ve dikkatin dağılmasına yol açtığını vurgulamaktadır.

Bilimsel Araştırmaların Gösterdikleri

Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar da bu tespitleri destekler niteliktedir:

• ABD’de yapılan bir araştırmada, tek cinsiyetli okullarda öğrenim gören öğrencilerin akademik başarılarının %20 daha yüksek olduğu ortaya konmuştur.

• İngiltere’deki eğitim istatistiklerine göre, kız öğrencilerin matematik ve fen derslerindeki başarısı, erkeklerden ayrı ortamlarda %15 oranında artış göstermektedir.

• Psikoloji alanındaki bulgular, karma sınıflarda gençlerin dikkatlerinin derslerden çok karşı cinse yöneldiğini, bu durumun da verimliliği ciddi anlamda düşürdüğünü ortaya koymaktadır.

Türkiye Örneği: İmam Hatiplerin Yükselişi

            Türkiye’de geçmişte dcebren karma eğitime dönüştürülen imam hatip okullarının başarı grafikleri, zaman içerisinde ciddi anlamda gerilediği biliniyor. Ancak bu dayatmanın son bulmasıyla birlikte, son yıllarda özellikle imam hatip okulları — bilhassa da proje imam hatipler — akademik başarılarıyla yeniden acıka ara öne çıkarak örnek gösterilen kurumlar arasına girmeyi başardı.

     Bu okullarda eğitim, kız ve erkek öğrenciler için ayrı yapılmakta; böylece hem mahremiyet korunmakta hem de öğrencilerin dikkatleri daha güçlü biçimde derslere odaklanmaktadır. Eğitimciler, bu yöntemin yalnızca akademik performansı değil, aynı zamanda gençlerin kişisel gelişimlerini de desteklediğini belirtiyor.

• Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre proje imam hatip okulları, üniversiteye giriş sınavlarında Fen Liselerini de geçerek, Türkiye ortalamasının oldukça üzerinde başarı göstermektedir.

• Öğretmenler, kız ve erkek öğrencilerin ayrı sınıflarda eğitim almasının, öğrencilerin özgüvenlerini artırdığını, disiplin duygusunu güçlendirdiğini ve ders başarılarına doğrudan katkı sunduğunu aktarmaktadır.

• Bu model, yalnızca İslami değerlere uyumuyla değil; aynı zamanda bilimsel araştırmaların işaret ettiği akademik verimlilikle de öne çıkarak eğitimde yeni bir vizyon sunmaktadır.

  Bugün gelinen noktada proje imam hatipler, hem İslami kimliği koruyan hem de uluslararası standartlarda başarı üreten bir eğitim modeli olarak görülmekte; geleceğin Türkiye’sinde örnek alınacak bir rol üstlenmektedir.

Dünya Genelinde Karma Eğitimi Bırakan Modeller

Dünyada birçok ülke karma eğitimden uzaklaşarak farklı modeller geliştirmeye başlamıştır:

• Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri başta olmak üzere pek çok İslam ülkesi, eğitimi cinsiyetlere göre ayırarak sürdürmektedir.

• ABD ve İngiltere’de özel tek cinsiyetli liseler ve kolejler yaygınlaşmaktadır. Özellikle kız liseleri, öğrencilerin sosyal baskı olmaksızın özgüvenli ve akademik olarak başarılı bireyler yetiştirdiği için tercih edilmektedir.

• Almanya’da bazı eyaletlerde veli talepleri doğrultusunda tek cinsiyetli sınıf uygulamaları yeniden gündeme alınmıştır.

Sonuç ve Beklentiler

    Bugün artık açıkça görülmektedir ki; gerek İslami değerler, gerek bilimsel araştırmalar, gerekse Türkiye’deki yerel başarı örnekleri, karma eğitimin gençler üzerinde akademik, psikolojik ve ahlaki açıdan ciddi zararlar doğurduğunu net bir şekilde ortaya koymaktadır.

    Karma eğitim, öğrencilerin dikkatini dağıtmakta, başarı grafiğini aşağıya çekmekte ve mahremiyet çizgilerini zayıflatmaktadır. Buna karşılık tek cinsiyetli eğitim modeli, hem ilmi hem ahlaki yönden gençlerin gelişimine en uygun sistem olarak öne çıkmaktadır.

     Türkiye’de imam hatip okullarının, özellikle de proje imam hatiplerin, kısa sürede ulaştığı başarılar bunun en somut kanıtıdır. Bu okullarda uygulanan ayrı eğitim modeli sayesinde öğrenciler yalnızca sınav başarılarında değil; özgüven, disiplin, kişisel gelişim ve değer bilinci gibi alanlarda da büyük ilerlemeler kaydetmiştir.

    Dolayısıyla tek cinsiyetli eğitim, yalnızca geçmişin bir geleneği değil; aynı zamanda geleceğin güçlü eğitim vizyonudur. Nesillerimizi korumak, akademik verimliliği artırmak ve ahlaki değerleri yeniden inşa etmek için bu tartışmaların daha fazla gündeme taşınması değil; artık bu yönde somut adımlara dönüştürülmesi gerektiği görülmektedir.